AYMOD Uluslararası Ayakkabı ve Moda fuarında bir araya geldiğimiz ayakkabı tasarımcısı ve aynı zamanda Türkiye Ayakkabı ve Aksesuar Tasarımcıları Birliği kurucu Başkanı Ahmet BAYTAR ile kısa da olsa keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Ayakkabı sektöründen, Yapay Zeka teknolojisine ve deri ile devam konular ile devam eden sohbet gerçekleştirdik.
Ahmet bey öncelikle sizi tanıyabilirmiyiz?
İstanbul Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi Grafik Tasarım ve Heykel eğitimi aldıktan sonra, Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü’nden mezun oldum. Çeşitli firmalara deri-giyim, deri-tekstil, ayakkabı ve çanta tasarımı konusunda tasarım danışmanlık hizmeti veriyorum. 20 yıldır bu mesleği yapıyorum. 1996 – 2000 yılları arasında Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği’nin düzenlediği Ayakkabı Tasarım Yarışmalarında çeşitli ödüller kazandım, 2010 yılında, kendi markam ” Ahmet Baytar ” ile ” Elle Stil Ödülleri ” tarafından “Yılın Genç Tasarımcısı ” adayı olarak seçildim. 2013 yılında, kendi markam ile Milano’daki Micam Ayakkabı Fuarı’na katıldım. Ama daha çok işin eğitim kısmı ve firmalara verdiğim tasarım danışmanlık hizmeti ile kendi hayatımı sürdürmekteyim.
(İMA) İstanbul Moda Akademisi’nde şuanda eğitim hizmeti sunuyorsunuz sanırım.
3 buçuk aylık bir program, çanta tasarım konulu bir eğitim aslında, eğitim içeriği markalaşma, marka analizi, sürdürülebilirlik, uluslararası metotlarla koleksiyon hazırlama gibi konularında olduğu çanta tasarım ve numune üretim programı aslında. Yani bu programa katılan öğrencilerimiz kendi çantalarını tasarlayarak ürün çıktılarının nasıl olacağını görüyorlar. Ve onlara aynı zamanda markalaşma konusunda persfektif sunmaya çalışıyoruz hem ben hem eğitim kurumum İstanbul Moda Akademisi (İMA).
Sektöre bakış açınızı öğrenmek istiyorum, daha önceden deri sektörüne hizmetleriniz vardı yapmış olduğunuz tasarımlarla bu konuyu öğrenmek istiyoruz?
Deri şöyle, konu sürdürülebilirlik olunca zaten deri bence kaçınılmaz bir malzeme. Daha öncede konuşmuştuk bunu sizinle, sürdürülebilir olan şey aslında deridir, suni malzemeler değil. Dolayısı ile deri-tekstil, deri-ayakkabı, deri-çanta, deri malzeme her ne olursa bunları kullanmayı seviyorum.
Bunlarla ilgili de kimi zaman atıl malzemelerin geri dönüştürülmesi konusunda firmalarla çalışıp hem bunları öğrencilere gösterme, geri dönüştürülmüş bu ürünleri üreticilerden alıp bunları tekrar hayata geçirmek gibi çeşitli görevlerimiz oldu.
Aslında derinin ne kadar sürdürülebilir olduğunu gösterme çabalı bir çalışma şeklim var. Bunu savunuyorum hep çünkü sonuçta bu hayvanlar bir şekilde tüketiliyor etleri tüketiliyor. Bu atıl kalan malzemeler işlenerek deriye dönüştürülüyor. Bu işlenme mevzusu zaten çok vakit alan ve maddi anlamda da çok götürüsü olan bir işlem. Bence bu sürdürülebilirlik adına yapılmış bir çalışma. Yani dolayısı ile deriyi her alanda kullanmayı mantıklı buluyorum.
Tarihimize baktığımızda eskilerden milattan önceleri yaşamış insanların kullandığı ve şuanda arkeoloji alanında kazılarda bulunan ayakkabı giyim alanında o dönem ki modeller çıkmaya başladı yani oradaki tasarımlara baktığımızda şuan ki tasarımlarla egzotik ya da fantastik denebilecek deri ile alakalı neler söylemek istersiniz?
Üretim yöntemleri değiştiği için artık teknoloji girdi hayatımıza ve endüstriyel devrim oldu üretim yöntemleri değişti trendler doğdu dolayısı ile özellikle üretim yöntemlerinin değişmesi bence tasarlanan ürünün yani hayal ettiğimiz ürünü yapmamıza üretmemize olanak sağladı. Tabi ki de giderek gelişen bir teknolojik atılımlar oluyor.
Yeni başlanan üç boyutlu çıktılardan ayakkabı çıktılarının çeşitli defilelerde kullanılabiliyor olması bu da çığır açan bir yenilik. Bunlar bu şekilde mağazada satışa sunuluyor. Galiba İsveçli bir tasarımcınındı ilk o yapmıştı bu işi. Dünya böyle üç boyutlu printerlarda evlerde çıktısını alabileceğimiz ürünlerin olacağı dünyaya doğru evriliyor sanki. Şuanda mesela parfüm için printerlar var yeni bir parfüm çıktığında internetten onu basıp koklayabiliyorsunuz yani o printera sahipseniz dünyanın neresinde olursanız olun onu basarak o kokuyu elde edebiliyorsunuz.
Yakın bir zamanda tasarımın üç boyutlu çizimini satın alıp onu evinizde basıp giyebileceksiniz mesela dünya git gide ona evriliyor.
Deri içinde aynı şekilde mesela handmade, Craft işi yapanlar kendisi tasarlıyor kendisi kesiyor kendisi dikiyor düşünceleriniz nelerdir?
O mümkün, sonuçta Arts and Crafts dediğimiz bir döneme atıfta bulunan çalışma yöntemi aslında bahsettiğiniz. Orada şöyle bir şey olabilir altyapı çok fütiristiktir 3d printerlarda onun çıktısını alırsınız dikiş delikleri ve yerleri vardır. Ama saya kısmını ürünün üst kısmını deriden yine onun size kalıbını gönderirler ıstampayı siz kendiniz oluşturup sonra onu elde dikerek tabana monte ederek el yapımı bir ayakkabı üretmiş olabilirsiniz.
Verdiğiniz bilgiler ufuk uyandırıcı gelecek nesillere örnek olacak türden. Şuan belirli firmalarla yapmış olduğunuz çalışmalar bahsedebilir misiniz?
Çeşitli firmalara ayakkabı tasarımı çanta tasarımı konusunda tasarım danışmanlık hizmeti veriyorum. Türkiye’nin en ünlü ayakkabı firmalarından birine tasarım direktörlüğü yapıyorum. Burada bir gurup tasarımcı arkadaşım var onların tasarladıkları ürünlerin daha doğru çizgilerle daha doğru renklerle nasıl hayata geçebilecek konusunda bilgisayarda yaptıkları çizimleri çeşitli yönlendirmelerle daha tutarlı hale sokmaya çalışarak firmaya tasarım anlamında destek olmaya çalışıyorum. Bu şekilde ilerleyen bir işleyiş var. Diğer yandan çanta tasarım eğitimi verdiğim öğrencilerimden geri dönüşler oluyor tasarım danışmanlık hizmeti istiyor bir koleksiyon nasıl oluşturulabilirler nerede üretim yaptırabilirler hangi malzemelerle yaptırabilirler gibi bu konuda çokta bilgi sahibi olmayan arkadaşlarıma bu yönde destek veriyorum.
Eğitim anlamında deri sektörüne özellikle bu sektörde verilen hizmetler var bugün, mesela yapay zeka teknolojisini yaşıyoruz bu zamanlarda bu teknoloji ile buluşturarak daha ne kadar geliştirebiliriz düşünceleriniz nelerdir?
Yapay zeka ile bence tasarım çokta gelişecek gibi gelmiyor bana çünkü tasarım dediğimiz şey kimi zaman çok yalın oluyor 10 sene çok yalın ilerleyiş oluyor kimi zaman çok değişkenlik gösteren akımlar oluyor bunu yapay zekanın kavrayabilmesi bence çok zor çünkü bu insana dahil olan duygularla ilgili. Yani bunu alıp harmanlayıp küçücük bir yüzeye yapay zekanın aktarabilmesi imkansız gibi geliyor bana.
Ahmet bey son olarak neler söylemek istersiniz?
Balon gibi şişirilen sürdürülebilirlik konusu ile ilgili bir şey söylemek istiyorum. Deri malzeme kesinlikle sürdürülebilirdir. Bir gün et yemeyi bıraktığımızda o zaman bizde deri kullanımını bırakırız. Ama yiyorsanız o atıl malzeme olan deriyi alıp bunu kullanılabilir bir malzemeye dönüştürme işlemi bence hep var olacaktır.
Kesinlikle…
Magazine Leather röportaj isteğimizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Böyle bir fuarda karşılaşmakta güzel oldu. İyi çalışmalar dileriz.