“Karanlıkta parlayan deri çeşitli endüstrilerde, moda ve sanat aynı zamanda otomotiv, mobilya ve aydınlatma alanlarında kullanılmaya başlandı.”
Magazine Leather Yayıncılık olarak, İstanbul Ortaköy’deyiz. Güzel bir İstanbul havasında dünyanın ilk dokuz deri mühendisinden biri olan Sayın Evrim Kadıoğlu Marriott ile birlikteyiz. Kendisiyle iki sene önce bir röportaj gerçekleştirmiştik. İkinci röportajımızda yaptığı çalışmaları ve inovasyonlarıyla birlikte detaylarını konuşacağız.
Editör: Evrim Hanım öncelikle hoş geldiniz, sizi tekrar tanıyabilir miyiz?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Tabii hoş bulduk öncelikle. Ben Evrim Kadıoğlu Marriott. Dünyanın ilk dokuz deri mühendisinden biriyim. Ege Üniversitesi Deri Mühendisliği Bölümü mezunuyum. Yaklaşık yirmi senelik bir akademik ve profesyonel geçmişim var. Sektörümüzde kariyerimin ilk on senesinde tedarik zincirimizin hemen hemen tüm aşamalarında çalıştım ve ilk on senesi Türkiye’de geçmişti.
Sonrasında ise bir senelik bir Fransa deneyimim ve arkasından BURBERRY şirketinde çalışmak üzere Londra’ya taşınmam ve son on senedir de Londra’da süren çalışmalarım var. Karanlıkta parlayan deri materyalinin mucidiyim ve de VIRTUO DESIGN markasının kurucu ortağı ve CEO’suyum. En son sizinle görüştükten sonra iki senedir epey değişiklikler oldu.
Yeni iş ortaklarımla birlikte, EVOLUTION LEATHER CONSULTING firmasında yeniden bir markalaşmaya gittik. Virtuo Design markasını oluşturduk. Yeni şirketimizde sadece deriyle ilgili değil, aynı zamanda lüks ürün marka danışmanlıklarımız ve network servislerimiz var. Aslında üç bölümde, şu anda çalışmalarımız laboratuvar bölümümüzde benim inovatif derilerimin olduğu karanlıkta parlayan deri materyallerimizle ilgili çalışmalarımız var.
Creation bölümümüzde ürün ortaklıklarımız ve aynı zamanda sergilerimiz var. Bunlardan kısaca bahsedeceğim.
Editör: Tabii lütfen
Evrim Kadıoğlu Marriott: İlk mobilya ve sanat sergimizi iki ay önce Londra Mayfair’de Gallery Marquess’de ve Bretz Mobilya ortaklığıyla gerçekleştirdik ve gelen olumlu dönüşler neticesinde, yaklaşık beş yüz kadar misafirimiz vardı. Gelen tepkiler çok çok olumlu ve heyecan vericiydi.
Arkasından Dubai’de bir süper araba fuarında, dünyanın karanlıkta parlayan derisiyle yapılmış ilk Corvette arabasının sunumunu yaptık ve bu fuarda da yine çok olumlu dönüşler aldık. Dubai ile proje çalışmalarımız ve siparişlerimiz başlamış oldu.
Üçüncü bölümümüz de şirketimizin akademi bölümü. Bu bölümün altında danışmanlık, deri teknik ve ürün danışmanlıklarının yanı sıra, lüks marka danışmanlıklarımız var. Bu alanda, Özbekistan’la yaptığımız iş birlikleri var ve de buna benzer network çalışmalarımız var. Aynı zamanda da kitap çalışmalarımız yine akademi bölümümüzün altında. Burada 2018’de ilk kitabımız “BEŞ KITADA ÇALIŞMANIN SIRLARI” adlı bir kitap yayınlandı ve bu sadece İngiltere’de yayınlandı. Arkasından Türkiye’de geçen sene “DEĞER” kitabını yayınladık. Bu kitapta, Türkiye’nin her yerinden gençlerin de katıldığı, evrensel lüksü anlatan bir kitap olmuş oldu ve buna bağlı olarak “DEĞER PLATFORMUNU” kurduk ve daha iki ay öncesinde DEĞER DERNEĞİ kurulmuş oldu ve umuyoruz ki Değer Derneği’nin çalışmaları, eğitimleri, Türkiye’deki gençlere, gençlerin umudu için, umudunun tekrar yeşermesi için bir köprü olacak.
Şu anda da üstünde çalıştığımız son kitabımız “aktarımla” ilgili bir kitap var ve bu da Fransa’da yayınlanıyor olacak, önümüzdeki sene için. Kısaca böyle.
Editör: Süper, iki sene önce sizinle sadece karanlıkta parlayan deri ile alakalı bir röportajımız olmuştu. Sonrasında gelişen daha farklı inovasyonları yaratan güzel çalışmalarınız da oldu. Onlardan kısa kısa bahsederseniz, genç tasarımcılara buradan örnek olmuş olur diye düşünüyorum.
Evrim Kadıoğlu Marriott: Öncelikle karanlıkta parlayan derinin ilk versiyonuyla ilgili olarak, bu derinin çeşitli endüstrilerde kullanılmaya başlandığı haberini verebilirim. Bunların içinde, moda ve sanat aynı zamanda otomotiv, mobilya ve aydınlatma geliyor.
Onun dışında bu derinin çeşitli versiyonlarını geliştirmiş de olduk ve şu anda ulaştığımız ve yapmış olduğumuz Ar-Ge çalışmalarından sonra, artık sadece karanlıkta parlayan deri değil, gölgede ve aydınlıkta parlayan deri versiyonlarımız da var. Bu derilerle ilgili yeni bir patent başvurumuz var. Şu anda tüm dünyada korunmaya aday yeni bir patentimiz geliyor.
Editör: Son yapmış olduğunuz bir sergi vardı kısaca bahsedebilir mi?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Londra’daki sergimiz, Galeri Marquess ve Bretz Mobilya’nın proje ortaklığıyla oluşturduk. Sergimizde karanlıkta parlayan mobilyalar ve aynı zamanda Gonca Kopuz ve sevgili Murat Uçar ile yaptığımız sanat eserlerini sunduk. Bu sergi esnasında, Britanya’da yaşayan önemli tasarımcılar, önemli iş insanlarıyla bir araya gelme fırsatımız oldu ve bir sonraki potansiyel iş birliklerine ve projelere kapı açılmış oldu. Aynı şekilde Dubai’de yaptığımız etkinliklerde yeni bir koleksiyon da sunduk. Bir taraftan egzotik deri koleksiyonumuzu, dana derisi ve koyun derisiyle yaptığımız koleksiyonlara eklemiş olduk ve egzotik koleksiyonumuz çok ciddi bir talep ve ilgi gördü.
Bu koleksiyonun içinde piton, krokodil, vatoz ve deve kuşu kullandık. Özellikle piton çok çok çok ilgi gördü. Önümüzdeki zamanlarda süper arabalarda iç tasarımlarında, özellikle pitonu ve vatozu görme olasılığımız çok yüksek normal baskılı dana derisinin yanında.
Editör: Peki egzotik deriler kısmından farklı olarak, bunun olabilirliği olarak kürk sektörüne de hitap edecek durumda mıdır?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Güzel bir soru. Geçen yıla kadar süet ve nubuk üzerinde çalışmalarımız kısıtlıydı. Fakat bu sene hem süet hem de nubuk deri de aynı zamanda double face yani kürk süette çalışmalarımız var ve bu anlamda da uygulama yapmamız mümkün olacak.
Editör: Umarım güzel gelişmeler olur ve sonuçlarınızda bizimle paylaşırsanız sevinirim. Buradan gençlere genç tasarımcılara neler söylemek istersiniz? Onlara örnek olabilecek. Hayatlarındaki başarılar olabilecek neler?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Öncelikle ben ne yaptım onu söyleyebilirim. Ben her zaman hedefler koydum kendime. Bu hedefleri koyduktan sonra bu hedeflerle ilgili hayal ettim. Çaba gösterdim. Ve mutlaka her zaman süreçler, çok tozpembe çok yumuşak bir şekilde akmayabiliyor. Fakat her seferinde, zorluklarla karşılaştığım zaman da pes etmeden tekrar çalışmaya devam ettim ve sonrasında da hayallerime ulaştım. Sadece şunun değerli olduğunu düşünüyorum. Yani hayat düz bir çizgi değil, hayat grafiği inişli ve çıkışlı biliyorsunuz. İnişlerde sebatlı ve çıkışlarda kibirsiz kalmaya dikkat ettim. Evet, bunun değerli olduğunu düşünüyorum. Genç arkadaşlara meraklı olmalarını, meraklı olmaya devam etmelerini tavsiye edebilirim. Çünkü inovasyon, biraz merak kaynaklı bir konu ve bence ülkemizde, sadece Avrupa’daki ya da diğer ülkelerdeki ürünleri, materyalleri aynılamak benzerlerini yapmaya çalışmak yerine, kendi inovatif malzemelerimizi, ürünlerimizi üretip kendi markalaşmamıza destek olacak çalışmalar yapmak çok çok önemli.
Bu arada ben Türkiye’deki özellikle tasarımcı arkadaşlarımızla ve markalarla da proje iş birliklerim altında, Creation altında iş birlikleri yapmaya da çok sıcak bakıyorum. Bu anlamda da kapım sonuna kadar açıktır.
Editör: Evet, buradan da örnek gösterildi.
Peki Türkiye’deki daha önce yapmış olduğunuz çalışmalar vardı. İngiltere’ye gitmeden önce Türkiye’deki zorluklar bakımından, İngiltere’deki kolaylıklar ve zorluklar orası ayrı bir konudur. Ama burada bir şirket kuracaksın, inovasyonu nasıl tanıtacaksın? İngiltere’deki o havayı atmosferi aldıktan sonra siz bunu konuda neler söylemek istersiniz?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Şöyle yani burada KOSGEP gibi, inovatif şirketlerle ilgili destek olan kurumlar olduğunu biliyorum. Fakat süreçlerin ne kadar rahat yürüdüğüyle ilgili aslında çok vakıf değilim.
Britanya’da özellikle bizim şirketimiz gibi inovatif şirketler için, hem özel olarak bankaların girişimci iş geliştirme ve hızlandırma programları var hem de INNOVATE UK gibi, tamamen devlet tarafından yüzde yüz desteklenen şirket büyüme programları var. Bu anlamda ben hem NatWest Bankası’nın hızlandırma programına hem de INNOVATE UK’nin hızlı büyüme programına davet edildim ve iş geliştirmekle ilgili çok ciddi bir mentör desteği ve program desteği alıyorum.
Bu anlamda Türkiye’de de inovatif çalışmalar yapan firmaların, tasarımcıların ve öğrencilerin daha fazla desteklenebilme olasılıkların artmasını dilerim.
Editör: Son yıllarda biliyorsunuz dünya genelinde deriye karşı bir tutum var. Alternatifler de haliyle dünya genelinde yapılan inovasyon çalışmalarıyla çıkıyor gündeme bu alternatifler ve deri gerçekleri algısını yaratma konusunda neler söylemek istersiniz?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Alternatif deri materyalleri, hala performans olarak, kapasite olarak kapasite olarak değil belki ama performans olarak ve sürdürülebilirlik açısından gerçek deriyle rekabet edecek durumda değiller. Fakat pazarları büyümeye başladı. Başlamış olsa da bir iki örneğin dışında daha uzun yol almaları gerekiyor. Benim gördüğüm kadarıyla dünyada özellikle Amerika’da mycelium kaynaklı alternatif deri malzemeleri, biofabricated yani bio-fabrike edilmiş ve üzerlerine gerçek deri finisajı uygulanan materyallerin pazarda yer bulacaklarını düşünüyorum.
Ama aynı zamanda kesinlikle yapılan sürdürülebilirlik propagandalarının onlarla ilgili çok da gerçeği yansıttığını düşünmüyorum. Gerçek derinin tamir edilebilir olması, uzun ömürlü olması, kullandıkça güzelleşmesi ve fiziksel, kimyasal performanslarının hala daha uygun olması gerçek deriyi bir süre daha rakipsiz bırakacak gibi görünüyor.
Editör: Kesinlikle söylediğiniz söz gerçekten altı çizilerek düşünülmesi gereken bir şey. Çünkü sentetik malzemelere karşı değiliz sonuçta ihtiyaçtan doğan bir süreç. Ama burada gerçek deriyle bağdaştırılması yanlış olan bir argüman aslında, burada bu algıyı kırmak ereklidir. Sonuçta bir tüketici son kullanıcı bir mağazaya girdiğinde, bir alışveriş merkezine girdiğinde bir ürün alacağı zaman bu ürünü gerçek deri mi ya da suni mi diye bakmıyor. Fiyatına bakarak ve görselliğine bakarak alıyor. Burada firmalara da en önemli görevler düşüyor.
Editör: Yani bu algıyı kırabilmek maksadıyla siz bu açıdan, son kullanıcıya hitap edebilmek açısından ne gibi düşünceleriniz var?
Evrim Kadıoğlu Marriott: Bu konuda kesinlikle sektörümüzde farkındalık artırıcı çalışmalar yapılmaya başlandı. Özellikle son beş yılda gördüğüm kadarıyla artmakta. Geçtiğimiz ay içinde bir manifesto yayınlandı. Bunun tüketici ile iletişime geçmesi, tüketiciye daha yaklaşması için belki daha farklı reklam ya da bilgilendirme çalışmaları yapılabilir diye düşünüyorum. Bu konu tamamen farkındalıkla ilgilidir.
Evrim Hanım, Magazine Leather yayınımıza kayıldığınız için teşekkür ediyoruz. İlerleyen süreçlerde sizi takipte kalacağız ve sizlerde bizi lütfen takipte kalın.
Ben teşekkür ediyorum, sizi görmekten tekrar çok memnun oldum. Ayrıca AYSAF fuarındaki panelimize gelmenizden ve desteklemenizden dolayı çok mutlu oldum. Umuyorum bir sonraki röportajımızı belki Londra’da yapıyor olacağız.